30 Ekim 2012 Salı

faili mechul..

simdi,
insan 30 yasina gelip de, geriye donup baktığında verdiği kararların nerdeyse tamamının hatalı, dahası birçoğunun yanlış olduğunu görünce,  "ulan bundan sonra bi karar verdiğimde tam tersini yapıyım, belki de doğrudur" içgüdüsü geliştiriyor kendince..
buna yönelik refleksler geliştirip, buna göre adımlayayım diyor bundan sonra biraz da..

tabi bu karar alma sureci - aslında tam bir karar alma sureci bile değil - bu ‘sütten ağzım yandı yoğurdu üfleyerek yiyim, hatta hiç yemiyim’ vakasının da kendince hayli sıkıntısı var..

yani aman da aman, doğrusu hangisi, yanlış nerde, o zaman ben nerdeyim diye dusunurken; 

kendince çelişkilerle dolu bu durumda, hiç bilemez hale geliyorsun ne yapacağını ve öylece, ellerin iki yana açılmış, çaresiz duruyorsun, kararların ve kararsızlıklarınla hayatının orta yerinde..

işte, hep yanlış kararlar aldım, o zaman şimdi bana doğru görünenin tersini yapayım çaresizliğinde, aklınla mantığın kılıç kuşanıyor birbirine..

sen hangisini sakinleştirsem diye, aklınla duygun arasında, ondan ona koşuştururken de, o çekilen kılıçların her ikisi de sana saplanıyor kargaşada..

ve bir faili meçhul e daha kurban gidiyor yüreğin ayaklarının dibine düşerken kan revan içinde..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder